Melikgazi ilçesi Esenyurt Mahallesi Porsuk Sokak’ta 3 Mayıs günü saat 14.00 sıralarında, Yunus Yılmaz, evli ve 1 çocuk annesi kızı Buse Erkin’in yanına gitti. Baba ve kızı arasında henüz bilinmeyen nedenle çıkan tartışma, kavgaya dönüştü.
Kavgada Buse Erkin, yerden aldığı taşla babasını başından yaraladı. Yılmaz ise kızını meyve bıçağıyla bıçakladı. Buse Erkin, yaralı halde bir pide fırınına sığındı. Çevredekilerin ihbarıyla olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.
4 GÜN SÜREN YAŞAM MÜCADELESİNİ KAYBETTi
Gelen ekiplerin ilk müdahalesinin ardından Buse Erkin, Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’ne, babası Yunus Yılmaz ise Kayseri Şehir Hastanesi’ne kaldırıldı. Baba Yılmaz tedavisinin ardından taburcu edilip tutuklanırken, kızı Buse Erkin ise olaydan 4 gün sonra hayatını kaybetti.
Tutuklanan baba Yılmaz’ın, ‘kasten yaralama’, ‘tehdit’, ‘hakaret’, ‘6284 sayılı kanuna muhalefet’, ‘kişilerin huzur ve sükunetini bozma’, ‘kötü muamele’ suçlarından toplam 38 suç kaydı olduğu öğrenildi.
DAVA AÇILDI
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlanarak iddianame düzenlendi. Kayseri 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede baba Yılmaz hakkında ‘alt soydan akrabayı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Davanın ilk duruşmasında tutuklu sanık Yılmaz ile ölen Buse Erkin’in başka suçtan tutuklu kocası D.E. hazır bulundu.
ŞİKAYETÇİ KOCA SALONDAN ÇIKARILDI
Sanık Yunus Yılmaz savunma yaptığı sırada, hayatını kaybeden Buse Erkin’in eşi D.E., sanığa tepki gösterdi. Jandarma ekiplerinin güçlükle sakinleştirdiği D.E., sanık Yılmaz’a bağırdı. Jandarma ekipleri tarafından yeniden kelepçe takılan D.E., salondan dışarı çıkarıldı.
“DAMADIMI KIZIMLA İHBAR ETTİK”
D.E.’nin salondan çıkarılmasının ardından sanık Yılmaz savunmasına yeniden başladı. Kızının kocası D.E.’yi kızı Buse ile ‘uyuşturucu ticaretinden’ ihbar ettiklerini ve kızı ile bu yüzden tartıştıklarını ileri süren Yılmaz, “Damadım madde bağımlısıydı. Kızım firari olduğunu söyledi. Ben de, kızımın da madde bağımlısı olmaması için ihbarda bulunmak istedim. Kızımı da ikna edip ihbar ettik. Olaydan birkaç gün önce de kızım damadımı cezaevinde ziyarete gitmiş. Orada damadım bana karşı kızımı doldurmuş. Annemin evinde onun telefonundan kızımla konuşuyordum. ‘Bu madde bağımlısından kurtuldun’ dedim. Sonra hakaret etmeye başladı. Yuvasının yıkıldığını söyledi. Annemin evinden hızla çıkarak 100 metre ilerideki evime gidiyordum. Yolda kızımla karşılaştık. Sinirle bana doğru geldi” dedi.
“TAŞLA KAFAMA VURDU”
Kızının kendisine saldırdığını öne süren Yılmaz, “Kızıma ‘seni kurtardım bana böyle mi karşılık veriyorsun’ dedim. Koşarak geldi ve ‘yuvamı yıktın’ diyerek küfretti. Taşla kafama vurdu. Başım kanayınca şuurumu kaybettim. Elini tekrar havaya kaldırdığını gördüm. Can havliyle onu uzaklaştırmak için kemerime takılı bıçağı elime aldım. Kendimi korumak için ‘vurma kızım’ dedim ve bıçağı savurdum. Kızım kaçmaya başladı. Fırına girdi. Arkasından gittim. Yaralandığını fark ettim. Ona yardım etmek istedim ama fırındaki gençler bana tepki gösterdi. Sonra evime gittim ve bıçağı sakladım. Şoku atlattıktan sonra da polisi arayıp teslim oldum. Hiçbir baba kızına kıyamaz. Onu öldürme kastım yoktu. Hasım sahibiyim bundan, dolayı bıçak taşıyordum” ifadelerini kullandı.
2 tanığın da dinlendiği duruşmada mahkeme heyeti, sanık Yunus Yılmaz’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.